İsrail Dışişleri Bakanı Eli Cohen, sosyal medya hesabından açıklama yaparak Birleşmiş Milletler (BM) Filistin İnsani İşler Koordinatörü Lynn Hastings’in oturum vizesini iptal ettiğini duyurdu. Hamas, yazılı bir açıklama yaparak Cohen’in kararını kınadı.
İSRAİL: BM’NİN ÖNYARGISI KARŞISINDA DAHA FAZLA SESSİZ KALMAYACAĞIZ
Sosyal medya platformu X (eski adıyla Twitter) üzerinden bir paylaşım yapan Dışişleri Bakanı Cohen, “BM’nin önyargısı karşısında daha fazla sessiz kalmayacağız” diyerek, “BM ‘insani’ koordinatörü Lynn Hastings’in ikamet vizesini iptal etme kararı aldık” açıklamasını yaptı. Cohen, Hastings’in Hamas’ın ‘1200 İsrailliyi öldürmesini ve rehin almasını, Gazze’de yaşayanları canlı kalkan olarak kullanmasını kınamadığını, bunun yerine vatandaşlarını koruyan demokratik bir ülkeyi kınadığını’ savundu. Böyle bir kişinin Birleşmiş Milletler’de çalışamayacağını öne süren Cohen, Hastings’in İsrail’e de giremeyeceğini söyledi.
Hastings, bir gün önce yaptığı yazılı açıklamada, İsrail’in saldırısı altındaki Gazze Şeridi’nde hiçbir yerin güvende olmadığına dikkati çekmişti. BM İnsani İşler Koordinatörü, ‘insani ara’nın ardından İsrail’in saldırılara başlamasının ‘on binlerce kişiyi yiyecek, su, barınak ve güvenli alan bulmak amacıyla giderek daralan alanlara sıkıştırdığını’ vurgulamıştı.
HAMAS: SOYKIRIMI ÖRTBAS ETME GİRİŞİMİ
Bu açıklamanın ardından Hamas, İsrail’in Hastings’in vizesini iptal etme kararına ilişkin yazılı bir açıklama yaparak bunun İsrail’in ‘Filistin halkına yönelik soykırımı örtbas etme girişimi ve İsrail’in üstünlük anlayışını sürdürmesi’ olduğunu belirtti.
Anadolu Ajansı’nın aktardığına göre, Hamas’tan yapılan yazılı açıklamada, ‘uluslararası topluma ve BM’ye İsrail’in şantaj politikasına karşı kararlı bir duruş sergileme’ çağrısında bulunuldu. İsrail’in uluslararası yapılara saygı göstermediği belirtilen açıklamada, Hastings’in vizesinin iptal edilmesi kararının ‘Filistin halkına yönelik soykırımı örtbas etmek için yanlış söylemlerini empoze etmeye çalışan siyonistlerin kibir ve üstünlük anlayışını sürdürmesi’ olduğu savunuldu. (DIŞ HABERLER)